Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Romatoloji Uzmanı Dr. Yasemin Demir Yiğit, çocukluk çağında görülen romatizmal hastalıkların, yaygın olarak bilinenin aksine, sadece yetişkinleri değil, aynı zamanda çocukları da etkilediğine dikkat çekiyor. Çocukların kendine has özellikleri ve gelişimsel ihtiyaçları nedeniyle, bu hastalıkların tanı ve tedavisinde uzman bir çocuk romatolojisi doktorunun rolü büyük önem taşıyor.
Dr. Yiğit, “Çocuklar, yetişkinlerin küçük halleri değildir ve onların hastalıkları ile başa çıkmak, farklı yaklaşımlar ve titiz bir klinik değerlendirme gerektirir,” diyerek, çocuklarda eklem şişlikleri, sürekli devam eden ağrılar, hareket kısıtlılığı, ciltte oluşan döküntüler ve uzun süren veya tekrarlayan ateş gibi belirtilerin dikkatle takip edilmesi gerektiğini vurguluyor. Bu belirtiler görüldüğünde, mutlaka bir çocuk romatoloji uzmanına başvurulması gerektiğinin altını çiziyor.
Çocuk Romatolojisinin Kapsamı ve Sık Görülen Hastalıklar
Çocuk romatolojisi, sadece kas ve eklem hastalıklarıyla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda bağ doku hastalıkları, damar hastalıkları ve tekrarlayan ateş sendromları gibi çeşitli klinik tablolara da odaklanır. Dr. Yiğit, bu alanda sıkça karşılaşılan hastalıkları şöyle sıralıyor:
- FMF (Ailevi Akdeniz Ateşi): Genetik geçişli, tekrarlayan ateş ve inflamasyon ataklarına neden olan bir hastalık.
- PFAPA (tekrarlayan bademcik iltihabı): Sık tekrarlayan ateş ve bademcik büyümesi ile karakterizedir.
- Behçet Hastalığı: Ağız ve genital bölgede ülserler, cilt lezyonları ve damar tutulumları ile seyreden kronik bir hastalık.
- Juvenil Dermatomyozit: Cilt döküntüleri ve kas güçsüzlüğü ile kendini gösteren inflamatuar bir hastalık.
- Lupus (Sistemik Lupus Eritematozus): Bağ dokusu hastalıkları arasında yer alan ve çok çeşitli organ tutulumu ile seyreden kronik inflamatuar bir durum.
- Vaskülitler: Damarların iltihaplanması sonucu oluşan damar hastalıkları. Bu durumlar, organlara göre farklı klinik tablolar oluşturabilir.
Tanı ve Tedavi Süreci
Dr. Yiğit, tanı koyarken sadece laboratuvar sonuçlarına bakmanın yeterli olmadığını belirtiyor. “Hastanın hikayesi, klinik muayenesi ve bulguları oldukça önemlidir,” diyerek, doğru tanıya ulaşmak için detaylı bir değerlendirme ve multidisipliner iş birliğinin şart olduğunu vurguluyor. Ayrıca, tanı sırasında diğer uzmanlık alanlarıyla da koordinasyon sağlandığını belirtiyor.
Çocuk romatolojisinin, oldukça detaylı ve titizlik gerektiren bir uzmanlık alanı olduğunu ifade eden Dr. Yiğit, ailelere şu çağrıyı yapıyor: “Çocuklarınızda yukarıdaki belirtilerden herhangi birini fark ederseniz, vakit kaybetmeden bir çocuk romatoloji uzmanına başvurmalısınız.”
Bu hastalıkların erken tanısı ve uygun tedavi ile, çocukların yaşam kalitesi önemli ölçüde artabilir ve komplikasyonların önüne geçilebilir. Sağlıklı ve sağlıklı bir çocukluk dönemi için, uzman gözetimi ve düzenli takip büyük önem taşımaktadır.
Yorumlar kapalı.